17 Ocak 2025 Cuma
İŞ KAZASI NEDENİYLE TAZMİNAT DAVASI
İŞ KAZASI NEDİR ?
6631 Sayılı Kanun uyarınca iş kazası işyerinde veya işin yürütümü nedeniyle meydana gelen, ölüme sebebiyet veren veya vücut bütünlüğünü ruhen ya da bedenen engelli hâle getiren olay olarak tanımlanmaktadır. İş kazası olarak kabul edilen bir olayın meydana gelmesi halinde iş kazasının ağırlığına göre kusurlu işveren, taşeron ve alt işverenden maddi ve manevi tazminat talep edilmesi mümkündür.
İŞ KAZASI SAYILAN HALLER NELERDİR ?
5510 sayılı Sosyal Sigortalar Kanunu’nun 13. maddesine göre iş kazası sayılan ve tazminat davası açılabilecek haller şunlardır:
- İşçinin işverene ait işyerinde bulunduğu sırada uğradığı her türlü bedensel veya ruhsal zararlar iş kazası sayılır. İşçinin ne şekilde yaralandığı veya öldüğünün önemi yoktur. İşçinin maruz kaldığı olay işyerinde gerçekleşmişse, iş kazası olarak kabul edilir ve tazminat davasına konu edilebilir. Örneğin, kalp krizi işyerinde gerçekleştiği takdirde Yargıtay tarafından, sadece bu nedenle iş kazası olarak kabul edilmektedir.
- Bir işverene bağlı olarak çalışan işçinin görevli olarak işyeri dışında başka bir yere gönderilmesi nedeniyle asıl işini yapmaksızın geçen zamanlarda işçinin maruz kaldığı fiiller iş kazası olup tazminat davasına konu olabilir.
- İşveren tarafından yürütülmekte olan iş nedeniyle işçi kendi adına ve hesabına bağımsız çalışıyorsa yürütmekte olduğu iş nedeniyle gerçekleşen her türlü olay iş kazası olarak tazminat davasına konu olabilir.
- Emziren kadın işçinin, iş mevzuatı gereğince çocuğuna süt vermek için ayrılan zamanlarda maruz kaldığı kazalar iş kazasıdır. Örneğin, çocuğunu emzirdiği sırada üst balkondan düşen bir sandalye ile yaralanan işçi, işverene iş kazası tazminat davası açabilir.
- İşçinin, işverence sağlanan bir taşıtla işin yapıldığı yere gidiş gelişi sırasında meydana gelen her türlü kaza iş kazasıdır. Uygulamada, bu tarz kazalara trafik iş kazası denilmektedir.
İŞ KAZASI NEDENİYLE TAZMİNAT DAVASI AÇMA SÜRESİ
İş kazası nedeniyle tazminat davası açma süresi kazanın meydana geldiği tarihten itibaren 10 yıldır. Kaza sonucu yaralanma veya ölüm meydana gelmesi arasında zamanaşımı bakımından bir fark yoktur.
İş kazası nedeniyle maluliyet vakıalrında maluliyet oranının kesin olarak tespit edilememesi durumunda zamanaşımı süresinin ne zaman işlemeye başlayacağıdır. Maluliyet “gelişen bir durum” nedeniyle artması halinde, zamanaşımı süresi maluliyetin kesin olarak tespit edildiği son rapor tarihinden itibaren işlemeye başlar.
TAZMİNAT DAVASINDA İSTENEBİLECEK ZARARLAR
Manevi Tazminat Bakımından
Borçlar Kanunu 56/2’ye göre ağır bedensel zarar veya ölüm halinde, zarar görenin veya ölenin yakınlarına manevi tazminat olarak uygun bir miktar paranın ödenmesine karar verilebilir. Manevi tazminat miktarını belirleyen kriterler Borçlar Kanunu madde 47’de belirtilmiştir. Buna göre;
- Somut durumun özellikleri,
- Tarafların mali durumları,
- Tarafların olaydaki kusurlarının ağırlığı (kusur oranları),
- Meydana gelen manevi zararın büyüklüğü (Örneğin, ölüm, yaralanma veya sadece üzüntü duyulması),
- Olay tarihi itibariyle paranın satın alma gücü.
Manevi tazminat olarak belirlenecek miktar, tazminat sorumlusunu fakirleştirmemeli, tazminat alacaklısını da zenginleştirmemelidir.
Bedensel Zarar (Yaralanma) Halinde Maddi Tazminat
- Geçici iş göremezlik nedeniyle oluşan kayıplar; kişinin olay nedeniyle kalıcı bir sakatlığı olmadığı halde geçici bir şekilde, iyileşinceye kadar “çalışamadığı süre” nedeniyle uğradığı maddi zarardır.
- Sürekli iş göremezlik nedeniyle oluşan kayıplar; kalıcı sakatlık nedeniyle çalışma gücü ve kazanç kayıplarıdır. Kalıcı sakatlık veya sürekli iş göremezlik, kişinin beden gücünde bir azalmayı ifade eder. Kişinin maluliyet oranı doktor raporuyla belirlenir ve maddi tazminat tespit edilen oran üzerinden hesaplanır.
- Tedavi giderleri ve tedavi boyunca yapılan her türlü masraflar.
- Ekonomik geleceğin sarsılmasından doğan maddi kayıplar.
Ölüm Halinde Maddi Tazminat
Ölüm halinde maddi tazminat davasının kapsamı Borçlar Kanunu madde 53’te belirlenmiştir. Kanuna göre, ölüm hâlinde uğranılan ve istenebilecek maddi zararlar özellikle şunlardır:
- Ölüm hemen gerçekleşmemişse tedavi giderleri ile çalışma gücünün azalmasından ya da yitirilmesinden doğan kayıplar.
- Ölenin desteğinden yoksun kalan kişilerin bu sebeple uğradıkları kayıplar. Destekten yoksun kalma tazminatı, ölüm halinde ölenin anne, baba, eş ve çocuklarının isteyebileceği maddi tazminattır.
İŞ KAZALARI TAZMİNAT DAVALARINDA YETKİLİ MAHKEME
İş kazalarına bakmakla yetkili iş mahkemeleri şu şekilde belirlenir
- İş kazalarında genel yetkili mahkeme, davalı gerçek veya tüzel kişinin davanın açıldığı tarihteki yerleşim yeri mahkemesidir. Davalı birden fazla ise bunlardan birinin yerleşim yeri mahkemesi de yetkilidir.
- İş kazasının veya zararın meydana geldiği yerin iş mahkemesi de iş kazalarından kaynaklanan maddi ve manevi tazminat davalarına bakmaya yetkilidir.
- İş kazası nedeniyle maluliyete uğrayan işçinin veya ölüm gerçekleşmişse ölen işçinin davacı yakınlarının yerleşim yeri iş mahkemesi de yetkilidir.
İşçi ve işveren arasında yukarıdaki hükümlere aykırı yetki sözleşmeleri geçersizdir.